TOPKAPI

Kapının hemen ağzında bekleyen iki yeniçeri heykelinin arasından geçerek surların dışına çıkıyoruz. Bu kapı Topkapı. Rivayetlere göre Fatih Sultan Mehmet Han bu kapıdan İstanbul’a giriş yapmış. Surun dışında kale duvarları boyunca geziyoruz. Bol bol fotoğraf çekiyoruz. Sur dışında Mescidi Selam – Topkapı Metro durağı bulunmaktadır. Karşıdaki mezarlıkların arasından Bayrampaşa’ya yürüyerek geçebilirsiniz. Sur dışını gezdikten sonra çıktığımız kapıdan tekrar sur içine giriyoruz. Dış kapının duvarında İstanbul Fethi Derneğince asılan mermer kitabede “İstanbul herhalde Fethedilecektir. Onu fethedecek emir ne mutlu emir ve o asker ne mutlu askerdir.” hadisi şerifi yer almaktadır. Hemen altında ise “HİCRİ 20 CEMAZİYELEVVEL 857 VE MİLADİ 29 MAYIS 1453 SALI SABAHI FATİHİN ORDUSU TOPLARIN BU CİVARDA AÇTIĞI GEDİKDEN İSTANBUL’A GİRMİŞTİR.”

10- Topkapı (Ayios Romanos)
Bu kapının fetihten önceki adı yakınlarında bulunan bir kiliseden mülhem Aziz Romanos idi. Topkapı adını ise 1453 yılındaki muhasarada surları yıkmak için yerleştirilen toplardan önemli bir kısmının bu kapı karşısında olmasından almıştır.
Diğer kapılar gibi bu kapının da vaktiyle üstü kapalı, beşik örtüsü gibi kemerli, mermer levhalı muntazam bir kapı olduğu, bazı eski resimlerden anlaşılır. Osmanlı kaynaklarında fetih sırasında bu kapının tamamen yıkıldığı ve yeniden yapıldığı ifade edilir. İstanbul’un fethinin en şiddetli mücadeleleri bu kapı ile Edirnekapı arasında olmuştur. Nitekim Fatih Sultan Mehmed otağını bu bölgeye kurmuştur. Ayrıca surların en zayıf olduğu yer burası olarak kabul edilmekteydi. Yine yoğun top atışları neticesinde şehre ilk girişin bu kapıdan olduğu ve bir rivayete göre İmparator Konstantin’in burada öldürüldüğü belirtilmektedir.
İhtifalci Ziya’ya göre bu kapının üzerinde bir birine mermer konsollarla dayandırılmış bir de cumba vardı. Ortaçağ kalelerinde olduğu gibi bu cumbalar kapılara yapılması muhtemel hücum ve tazyik esnasında yukarıdan ok, tüfek, taş vs. atmak için yapılırdı. 20. yüzyılın başındaki onarım esnasında surun iç kısmındaki kapı aralığına denk gelen bir yerine, üzerinde kabartma aslan resimleri işlenmiş mermer parçaları koymuşlardır. Dışarı çıkarken sağ tarafında vaktiyle yüksek bir burç varmış. Depremde yıkılmış ve tamir edilmemiş olduğundan büsbütün yıkılarak tamamen yok olmuştur. Eski şehir plânlarında bu burca Baccatura Burcu diyorlardı.
Kapının batı tarafı büyük oranda yeniden yapılmış olup yuvarlak tek sıra tuğla kemerli kapı boşluğu cepheye asimetrik olarak yerleştirilmiştir. Kapı kemerinin biraz üzerinde duvar örgüsü içinde bir hafifletme kemeri bulunur. Sur içine bakan doğu cephesinde duvar örgüsü çeşitli onarım dokuları içermektedir. İki yanda iri taş bloklarla örülü kapı boşluğu üstte 1,5 tuğla genişliğinde bir kemerle belirginleştirilmiştir. Cephenin, kapının iki yanındaki taş kornişlerin üzerinde kalan kesimi yeni malzeme ile müceddeden yapılmıştır.

Bu bölüm, Kara Tarafı Sur Kapıları başlığı altında Fatih GÜLDAL tarafından kaleme alınmıştır.

Kaynak:
Dersaadet’in Sur Kapıları, Editör; Yusuf ÇAĞLAR, Metinler; Semavi EYİCE, Süheyl ÜNVER, Fatih GÜLDAL, Ömer Faruk ŞERİFOĞLU, Proje Koordinasyon; SUR ÇELİK KAPI