SURP KEVORK ERMENİ KİLİSESİ
Uzaktan kulesini gördüğümüz Surp Kevork Ermeni Kilisesinin açık olan kapısından, görevliden izin alarak girmek istiyoruz. Görevli içeri girmenin yasak olduğunu, ancak fotoğraf çekmemek şartı ile bizleri içeriye alabileceğini söyledi. Avluya açılan binalar var. İçeride cenaze töreni için hazırlıklar varmış görevlinin söylediğine göre. Kilisenin içerisine giriyoruz ön kısımlara geçmeden uzaktan bakıyoruz. Kapının girişinde üzerine siyah örtü serilmiş bir masa vardı. Kilise konumu itibariyle yüksekte. Avlusundan Marmara Denizine bakıyoruz. Marmara denizini fotoğraflamak için izin koparıyoruz. Görevlinin anlattığına göre güvenlik sebebi ile içeriye dışarıdan kimseyi almıyorlarmış. İçeri gezmek için girenler kiliseyi paylaşımları ile zor durumda bırakıyorlarmış. Kilise eskiden ahşapmış, yangın sonucu harap olmuş. Avluda mezarlıkları bulunan vatandaşların ailesi binayı yeniden taştan tekrar yaptırmış. Teşekkür ederek ayrılıyoruz. Türkiye Ermenileri Patrikliği resmi web sitesinden edindiğimiz bilgiye göre Fatih Sultan Mehmet döneminde İstanbul’un köylerinde yaşayan Ermenileri Samatya’ya yerleştirmiş. Bu kilise “Panaia Perivlebdos” (Surp Asdvadzadzin, Azize Meryem Ana) adlı Bizans manastırı üzerine inşa edilmiştir. (EK 1 Mayıs 2023: Kilisenin girişinde kaldırımda yer alan prizma tabeladan özetle: İstanbul’un en eski Ermeni Kiliselerindendir. Fetihten sonra Fatih Sultan Mehmet tarafından Ermeni Patrikliğine tahsis edilmiş. Patrikliğin ilk merkez kilisesi olmuştur. 1031 yılında Doğu Roma İmparatoru III. Romanos Arkirios tarafından yaptırılmış. Latin istilasında zarar görmüş sonrasında tekrar onarılmış. Doğu Romanın en görkemli kiliselerinden biri olduğu ve yanında ki manastırla birlikte “Aya Maria Ayia Panayia, Sulu Manastır gibi farklı isimlerle anılmış. Ermeniler geçtikten sonra Surp Asdvadzadzin olarak değiştirilmiş. Bir dönem Rumlara tekrar geri verilmesi, sonrasında yine Ermenilere verilmesi iki toplum arasında çatışmalara yol açtığından halk arasında “Kanlı Kilise” olarak ta anılmış. Çeşitli zamanlarda yangınlardan hasar gören kilise en son 1885 – 1887 yıllarında kagir olarak yeniden inşaa edilmiş. I. Dünya Savaşı sırasında askeri amaçla kullanılmış, 1917’de Sırp esirlerin kaldığı hapishaneye dönüşmüş. Sonra tekrar ibadete açılmış. Önce 6-7 Eylül olaylarında sonra da 1960 larda yangında hasar gören kilise, 1963 yılında yeniden onarılmıştır.” SURP KEVORK ERMENİ KİLİSESİ AYRINTILI BİLGİ İÇİN TÜRKİYE ERMENİLERİ PATRİKLİĞİ WEB SİTESİNE BAKABİLİRSİNİZ