KOALA
![]() |
Yaşam Süresi: 13-18 yıl |
Yavru Sayısı: |
Gebelik Süresi:34-36 gün |
Bilimsel Adı : Phascolarctos cinereus
Koala (Phascolarctos cinereus), Avustralya’da yaşayan ve Phascolarctidae familyasını oluşturan keseli memeli.
Anavatanı : Avustralya
Beslenme : Otçul
Ağırlık ve Boy : Ortalama ağırlık 11,8 kg, Boy erkeklerde 78 cm dişilerde 72 cm
Genel Bilgiler : Koalalar çok nadir de olsa su içerler. Koalaların ana besin maddesini oluşturan okaliptüs yaprakları kolaların temel düzeydeki su ihtiyaçlarını karşılamaya yeterli miktarda su temin etmektedir. Genelde yapraklarda yeterli nemin bulunmadığı kuraklık dönemlerinde ve hastalandıklarında su içmektedirler.
Koalaların, vücut tasarımları bulundukları çevrede ihtiyaçları olan kusursuz detaylara sahiptir. Örneğin kol ve pençeleri geniş gövdeli okaliptüslere kolaylıkla tırmanmalarını sağlar, ön ayaklarındaki ilk iki parmakları ise diğer üç taneden ayrıktır. Kendi elimizi düşünürsek, iki tane başparmaklarının olduğu söylenebilir. Arka ayaklardaki başparmaklar da diğerlerinden ayrıktır ve diğer dört parmak gibi keskin pençelere sahip değildir. Diğer parmaklardan farklı olan bu başparmaklar daha küçük dallara tutunmayı sağlar.
Pençeleri ağaçların yumuşak ve düzgün gövdelerine çengel gibi saplanabilen koalaların, dört ayağı da, tıpkı bizim bir sopayı kavramamız gibi ağaç dallarını rahatlıkla kavrayabilir ve dallara sarılarak koalanın tırmanmasını sağlar. Ancak koalaların sahip oldukları özellikler bunlarla sınırlı değildir. Koalaların diğer özellikleri ise şöyledir:
Okaliptüs yaprakları yüksek miktarda lif ve çok az da protein içerir. Bu yapraklarda güçlü kokulu yağlar, fenolik bileşimler ve birçok memeli için yenilemez hatta zehirli olan siyanür niteliğinde maddeler de bulunur. Başka hayvanlar için zararlı olan bu maddeler koalanın vücudunda zehir etkisini kaybeder. Çünkü koala, çok özel bir anatomisi ve fizyolojisi olan bir sindirim sistemine sahiptir. Bu özelliği ile “Minyatür Bir Biyokimyasal Fabrika” benzetmesi yapılabilir.
Tıpkı diğer otçul memeliler gibi koala da okaliptüslerin ana maddesi olan selülozu sindiremez. Ancak bu işlemi, onun için selülozu sindirebilen ve koalanın körbağırsağında yaşayan mikro organizmalar yaparlar.
Koalanın kör bağırsağı, kalın bağırsağına açılır ve çok büyüktür. Öyle ki körbağırsak, bağırsağın toplam uzunluğunun yaklaşık %20’sini oluşturur. Uzunluğu 1,8 ile 2,5 metre arasındadır.
Körbağırsak koalanın sindirim sisteminin en ilginç parçasıdır. Yaprakların sindirim sisteminden geçişi burada geciktirilir. Bu gecikme sayesinde körbağırsaklardaki mikro organizmalar faaliyete geçerek selülozu koalanın faydalanacağı hale getirirler. Bu haliyle koalanın kör bağırsağı biyokimyasal bir fabrikaya benzetilebilir. Selüloz bu fabrikada işlenirken, yağlar ve zehirli niteliğe sahip kimyasallar (fenol bileşikleri) başka bir fabrikada yani karaciğerde süzülmeye uğrayarak etkisiz hale gelirler.
Bilindiği gibi koalanın tek besin kaynağı okaliptüs yapraklarıdır. Bu ise hayvanın karbonhidrat gereksinimini tümüyle mikro organizmaların selülozu sindirmesiyle karşılaması demektir. Bu durum, mikro organizmalar olmadan koalaların yaşamasının mümkün olamayacağını açıkça göstermektedir.
OKALİPTÜS AĞAÇLARI VE KOALALAR
Bir koalanın vücudu, okaliptüs ağaçlarına tırmanabileceği ve okaliptus yapraklarını yiyebileceği şekilde yaratılmıştır. Gerçekten de, koalalar yaşamak için ihtiyaçları olan hemen hemen her şeyi okaliptüs yapraklarından alırlar, çünkü vücutları bu ağaçlar ile tam bir uyum içindedir. Örneğin okaliptüs yaprakları birçok memeli için zehirlidir, fakat koalalar onları rahatlıkla yiyebilirler. Çünkü yapraklardaki zehirli yağları parçalayabilecek yapıya sahip özel bir mideleri vardır. Bu yüzden bir koala her gün yaklaşık olarak 1 kg zehirli yaprağı hiçbir problem yaşamadan yiyebilir. Ayrıca koalalar ihtiyaçları olan suyun büyük bir kısmını da okaliptus yapraklarını yiyerek alırlar. Yılın belli zamanlarında okaliptüs yapraklarının üçte ikisi su taşır. Bu yüzden bir koala sadece yaprakları yiyerek, aylarca sıvı almadan yaşayabilir. Okaliptüs ağaçlarının tepeleri oldukça rüzgârlıdır. Bu yüzden koalaların sıcak kalabilmeleri için sırtlarında çok kalın bir kürkleri vardır.

