HÜSREV PAŞA TÜRBESİ
Uzaktan büyükçe bir türbe görüyoruz. Büyük bir merakla yönümüzü değiştirip o yöne doğru gidiyoruz. Serbest gezinin faydaları. Her an her sokakta yeni bir şeyle karşılaşabilirsiniz. Uzaktan gördüğümüz büyükçe türbe Hüsrev Paşa Türbesi imiş. Türbe bir bahçe içerisinde. Önündeki prizma tabeladan yapıyı Mimar Sinan’ın tasarlamış olduğunu öğreniyoruz. Yazı da devamla: “…bu yapı, vezir türbeleri içinde en süslüsü ve o oranda da en muhteşemidir. 1542 tarihli türbede gömülü olan Hüsrev Paşa (ö. 1544) aslen Bosnalı olup, Sokullu ailesine mensuptur. Sekizgen planlı türbenin duvarlarında altta dikdörtgen söveli, üstte sivri kemerli iki sıra pencere açılmıştır. Giriş cephesinde evvelce mevcut olan dikdörtgen planlı bir revak nedeniyle ikinci kat penceresi bulunmamaktadır. Yalnız, içten burası kör bir niş biçiminde belirtilmiş ve etrafı da çinilerle süslenmiştir. Yapı, tamamen yontma küfeki taşından inşa edilmiştir. Yedi tam, iki yarım köşeli başlayan sütunlar onikigen olarak tambura kadar yükselmektedir. Saçakla az taşkın ve başlık biçiminde dilimli yaprak sıralı süslemeler arasında, üstü palmet motifi ile sonuçlanan ve dilimler halinde aşağıya doğru yayılan, rumi oymalı birer taç yer almaktadır. Kubbe, gövdenin üstünde yer alan geometrik zeminli ve üst saçağı dilimli palmet sıralardan oluşan yüksekçe kasnak üzerine oturmaktadır. İnce işçilikli türbenin giriş kapısı iki basamaklı bir merdivenden sonra hafif derin bir eyvanla kavranmaktadır. Kapı basit ve ahşaptandır. Evvelce ahşap bir revağın bulunduğu cephede, kırmızı – beyaz iki renkli taştan yapılmış basık kemerli girişin üstündeki aynada yer alan kitabe 1545 tarihlidir. Bu kitabe üstte yüksek ve dilimli bir Bursa kemeriyle çevrelenerek hafif derin bir niş oluşturmuştur. Esas kitabenin üstünde tek satır halinde”Mezar-ı Hüsrev Paşa, Rahmetullahi aleyh” yazmaktadır. İki satır üzerine dört mısradan oluşan Türkçe türbe kitabesinin zemini yer yer rumilerle süslüdür. Cepheler içeride de kesme taştandır. İçeride mermer pencere şebekelerinden yalnızca birisi günümüze gelebilmiştir.” Türbenin avlu duvarlarının etrafı jiletli tellerle çevrelenmiş yine. İçeri girilemiyor. Avluda başka kabirlerde bulunmaktadır.