I. ABDULHAMİD ÇEŞME VE SEBİLİ

I. ABDULHAMİD ÇEŞME VE SEBİLİ
İnşa Tarihi: H. 1191 / M. 1777-78
Banisi:
Adres:
Yeniden Tamir / İnşa Tarihi:
Kitabesi (Osmanlıca Türkçesi):
I. Abdülhamîd Sebîli Kitabesi
 Alemdar Caddesi, Zeynep Sultan Cami Girişi

1 Gays-ı midrâr-ı kerem cedvel-i enhâr-ı himem
Menbaʽ-ı cûy [u] atâ menhel-i ihsân ü safâ

2 Hüsrev-i dâd-meniş Hazret-i Sultân Hamîd
Etdi bârân-ı adâletle cihânı irvâ

3 Zer ü sîmi su gibi sarf ederek kılmışdır
Dest-i ihsânı bu ser-çeşme-i sâfı icrâ

4 Ola her katresi bir bahr-i amîk-i gufrân
Sâki-i Kevser ile haşr ede ukbâda Hudâ

5 Jâle-i adli ile buldu tarâvet âlem
Açılıp gülmededir gonca-i tabʽ-ı zuafâ

6 Dolanıp dergehin ol şâh-ı adâlet-câhın
Yüz sürer pâyine cûlar gibi ashâb-ı safâ

7 İlm-i şevketi serv-i çemen-i nusret olup
Aka tîginden onun su gibi hûn-ı aʽdâ

8 Görüp itmâmını âsâr-ı cihândârının
Bendesi Hayrî-i hoş-gûy-ı sadakat-peymâ

9 Vasfın imlâda zebân-ı kalemi ahres iken
Nâgehân yâver olup muʽciz-i ilhâm-ı Hudâ

10 Yazdı târîhin onun nutka getirdi Laʽli
“Kevserin aynı değil mi bu sebîl-i zîbâ”
H. 1191 / M. 1777-78

Açıklama
1 Bol kerem yağmuru, himmet nehirlerinin
yatağı, cömertlik menbaı, iyilik ve safa oluğu,

2 âdil padişah Sultan Hamid Hazretleri,
dünyayı adalet yağmuruyla suladı.

3 İhsan eli, altın ve gümüş harcayarak
bu suyu tatlı çeşmeleri yaptırmıştır.

4 Her damlası derin bir mağfiret denizi olsun.
Allah, ahrette Kevser sakisiyle haşretsin.

5 Adaletinin çiğ tanesiyle âlem tazelik buldu.
Düşkünlerin gönül goncası açılıp gülmektedir.

6 Safa ashabı, o âdil padişahın eşiğini
dolanıp ayağına sular gibi yüz sürer.

7 Azametinin sancağı, Allah’ın yardım çemeninin
servisi olup düşman kanı kılıcından su gibi aksın.

8 Hoş sözlü, sadık bendesi Hayrî, cihanı tutan
eserlerinin tamamlanışını görünce

9 kalemi, onun vasıflarını yazmada köhnemiş iken
ansızın Allah’ın ilham mucizesi yardımcısı olup

10 susmuş dili nutka getirerek tarihini yazdı:
“Bu güzel sebil Kevser’in aynı değil mi?”
Kaynak: Fatih Belediyesi Kitabelerin Kitabı Fatih
(E.T:16.10.2022)
Kayıp Kitabe
Zeynep Sultan Sebili Kitabesi 
H. 1184 / M. 1770-71

1 Hâher-i şah-ı cihan hazret-i Zeyneb Sultan
Masdar-ı hayr-ı hasen mûcid-i âsâr-ı cemil

2 Mâ’il-i semt-i sevab eyleyüb ol sultanı
Eylemiş Hakk ona tevfikini bi-şübhe delil

3 Harc idüb su yerine râh-ı Huda’da malın
Etdi irvâ nice leb-teşneyi mânende-i Nil

4 Ehl-i ta’âta yapub sıdkile bu cami-i pak
Kıldı bu bâb da bu ab-ı revân-bahşı sebil

5 Hakk budur râh-ı hakikide eden ab-ı revân
Rûz-ı mahşerde bulur kâse-i kevserle adil

6 Onu Hakk madde-i feyz-i hayat etdikçe
Bula dünyada vü uhrâda nice ecr-i cezil

7 İdüb ihlâs ile ezber okudur atşana
Sure-i Kevser’i her lüle-i bi-misl adil

8 Teşnegâna dedi bu mısra’-ı Nüzhet tarih
“Afiyet-bâd içiniz ab-ı hayat oldu sebil”

Kaynak: Fatih Belediyesi Kitabelerin
Kitabı Fatih (E.T:16.10.2022)

Zeynep Sultan Camii Sokaktan tramvay yoluna çıkarak aşağı yönlü yürüyüşümüze devam ediyoruz. Sol yanımızda Zeynep Sultan Camii ve I.Abdulhamid Sebil ve Çeşmesi bulunuyor. Camiye ait hazire tramvay yönüne doğru bakıyor. Zeynep Sultan Cami kapalı restorasyona alınmıştı. Çeşme ve Sebil, oldukça estetik görünüyor. Ortada sebil, her iki yanında çeşme yer alıyor. Araştırdığımız kadarıyla sebil ve ve çeşme buraya sonradan taşınmış. Yani Zeynep Sultan’ın inşa ettirdiği sebil yıkılmış, yerine bir başka sebil taşınmış: “Mimar Mehmed Tâhir Ağa’nın inşa ettiği külliye yapılarından sebil 1871’de atlı tramvay yolu çalışmaları neticesinde ortadan kaldırılmıştır. Eski haritalardan anlaşıldığına göre sıbyan mektebinin devamında ihata duvarının köşesini teşkil eden türbe ve hazîrenin büyük bir kısmı da yol çalışmalarında yok edilmiştir. Arşiv kayıtlarında türbe ve sebil duvarlarının yenilenmesi, depremde zarar gören mektebin tamiratı, vazifelilerin tayini ve maaş tahsisi gibi konularda yazışmalara rastlanmaktadır. Sebilin yerine, IV. Vakıf Hanı inşaatı sırasında Eminönü Hamidiye Külliyesi’nin parçası ve yine Mimar Tâhir Ağa’nın eseri olan 1191 (1777) tarihli sebil ve çeşme nakledilmiştir” (Zeynep Sultan Çeşmesinin kayıp kitabesi dipnotta verilmiştir.) Çeşmelerin, 4 satır, 2 sütun kitabesi bulunuyor (Yani 4 kısımlık beyit). Sol alt kısmında 1191 tarihi not düşülmüş. Çeşmenin musluğu bulunmuyor. Teknesi sağlam. Ancak çeşmenin ve sebilin restore edilmeye ihtiyacı bulunuyor. (Ayrıntılı bilgi almak için İslam Ansiklopedisinin ZEYNEB SULTAN KÜLLİYESİ maddesine bakılabilir E.T.:12.10.2022). I. Abdulhamid Sebili, Hamidiye Sebili olarak da bilinir. Sebil yüksekçe 5 penceresi olan sütunlar üzerine kurulu. Her iki sütun üzerinde kitabesi yer alıyor. “Sebil, Türk Barok sanatının tatbik edildiği bir eserdir. Aynı üslûptaki diğer sebillerden farklı olarak beş penceresini birbirinden ayıran destekler üçüz sütunlardan meydana getirilmiştir. Pencereler 2.10m yüksekliğinde 1.20m genişliğindedir. Şebekeleri yaldızlı dökme demirdendir ve oymalıdır. Her pencerenin yedişer deliği vardır ve ki bunlarla ayrı ayrı 35 taşla su verilmekte imiş. Sebilin geniş ve süslü saçakları sıvalı kubbesi ise kurşun kaplıdır. Sebilin Tahir Ağa’nın Mimarbaşılığı zamanında onun çizdiği resme göre inşa edilmiş olması muhtemeldir. Alınlığında, her kıta bir pencerenin üzerine gelecek tarzda Yeserîzade Mehmed Esad Efendinin yazısı ile Hayri’nin beş kıtalık tarih manzumesi hakkedilmiştir.” (Kaynak: http://www.suvakfi.org.tr E.T:16.10.2022) Sebil halen büfe olarak kullanılıyor. (Dipnotta I. Abdulhamid Sebiline ait kitabeyi bulabilirsiniz) Bugünkü gezimizi şarjımızın bitmesi ile mecburen daha erken saatte bitiriyoruz.

I. Abdulhamîd Çeşmesi Kitabesi
H. 1191 / M. 1777-78

1 Zıll-i Hudâ-yı Müsteân şâhenşeh-i kevn ü mekân
Bâ-bende onun hüsrevân ihsânını eyler ümîd

2 Feyz-i zülâl-i meşrebi sîr-âb eder her matlabı
Devrinde çarhın kevkebi her biri hurşîd-i saîd

3 Mir’at-ı tabʽ-ı enveri hurşid olur reşk-âveri
Efʽâl-i hayrın masderi ol tabʽ-ı pür-nûr u reşîd

4 Rûh-ı Hüseyni şâd edip feyzinden istimdâd edip
Bu çeşmeyi bünyâd edip atşânı kıldı müstefîd

5 Ol hüsrev-i kudsî-sıfât icrâ edip azb-i Fırât
Leb-teşnesi âb-ı hayât şerminden olmuş nâ-bedîd

6 Atşân eder tâ cüst ü cû suyu cihânda sû-be-sû
Fermânını mânend-i cû icrâ ede Rabb-i Mecîd

7 Lütfu kazıp mermerde nâm oldu enâm içre be-nâm
Yazdı iki târîh-i tâm her biri mümtâz ü vahîd

8 “Rûh-ı Hüseyni şâd eyle mâ’-i safâyı ver dile”
“Zemzem akıtdı cûd ile şâh-ı cihân Abdülhamîd”
H. 1191 / M. 1777-78
Kaynak: Fatih Belediyesi Kitabelerin
Kitabı Fatih (E.T:8.10.2022)
I. Abdulhamîd Çeşmesi (Açıklama)

1 Allah’ın gölgesi, yeryüzünün şahlar şahı,
sultanların bende olup ihsanını ümit ettikleri
şahın fıtratının feyzi, her talep edeni suya kandırır.
2 Onun devrinde feleğin yıldızları,
saadetli birer güneş gibidir.
3 Güneş, onun nurlu gönül aynasını kıskanır.
O nurlu ve yolu düzgün gönlü hayır
işlerinin merkezidir.
4 Hz. Hüseyin’in ruhunu şad edip, feyzinden
medet dileyip bu çeşmeyi yaptırarak
susayanların istifadesine sundu.
5 O sıfatları mukaddes, Fırat gibi tatlı
su akıtınca âb-ı hayat o suyun
susamışı olup utancından kayboldu.
6 Susayanlar dünyanın her yerinde
su aradıkça Allah, fermanını su gibi akıtsın.
7 Lütfu, adını mermerde kazıp insanlar
arasında nam saldı. Vahîd, her biri
seçkin ve benzersiz iki tam tarih yazdı:
8 “Tatlı suyu dile (gönle) sunarak
Hz. Hüseyin’in ruhunu şad eyle.”
“Cihan şahı Abdülhamid, cömertlikle
Zemzem akıttı.”
Kaynak: Fatih Belediyesi Kitabelerin Kitabı Fatih
(E.T:8.10.2022)